O zaman dilimi içinde yaşadıklarımız değil midir? Yaşadığımız günün içinde ne kadar farkındayız o günü bize özel yapan şeyin? Günün içinde yaşarken, bize sıradan gelen ya da önünden geçip gittiğimiz şeyler aslında o güne ya da bize anlam katan şeyler değil midir?
Aslında hepimiz için yaşam çok basit ve net.
Onu karmaşıklaştıran, bizi yoran bizim bu yaşama kendimizce yüklediklerimiz. Bunu biz yapıyoruz, başkası değil. Yaşam bize o veya bu şekilde verilmişse onu nasıl yaşayacağımız bizim elimizde. Bunun için evler, arabalar, markalar, statüler değil. Bizim o andan aldığımız mutluluk, tebessümümüz önemli.
Bugün güneşin batışını seyrederken düşündüğüm şey: Nereden bakarsanız bakın güneş çok güzel batıyor. Nasıl baktığınız önemli. İyi ve güzel gözlerle, pozitif bir bakışla baktığınızda güneş her yerde güneş ve aynı zevki veriyor. Hayatın akışı içinde bu senin dediğin çok da mümkün olmuyor demeyin. Çok klişe gelebilir. Evet klişe, çünkü yaşam bu! Ve aslında oluyor, sadece düşüncelerinizi sadeleştirmek ve kendinizden yola başlamak önemli.Her zaman bir şeylerin nedeni ya da bahanesi var. Ama kaçırdığımız an'ların bahanesi olmamalı.
Çocuklarıma da bunu vermeye çalışıyorum. Bu dediğim şey pollyanacılık değil ama içinde bulunduğun şartlar içinde kendini dik tutabilecek pozitif enerjiyi barındırabilmek. Bu da yaşamı gerçekten görmeye çalışmayla bağlantılı, algıları açmakla, algılarımızı olumlu olmayan şeylere değil, olumlulara açmakla ve tabi ki var olanı, elimizdekini görmekle de alakalı. O an'ı yakalamakla.
Olumlu olanlar da olumsuzlar da işte bizim algılarımızda ve yarattıklarımızda...
Şimdi aşağıdaki şarkıyı açın ve sözlerine kulak verin. İşte en güzel şeylerden biri müzikse duygular bu kadar güzel anlatılabilir mi?
Kapayın gözlerinizi çevrenizdeki sesleri dinleyin, 5 dakika bırakın herşeyi etrafınızı seyredin. Bunu çocuklarınızla da yapın. Sonra sorun, sesleri, renkleri, dikkatini çeken şeyleri, ortamı, zamanı, hissettiklerini, nelerin hoşuna gittiğini konuşun hatta hayal ettirin. Düzeltmeyin, ifade ettiklerini olduğu gibi alın ve kabul edin. Hayatınızı da olduğu gibi kabul edin ve alın. Bir arkadaşımın dediği gibi "aldım ve kabul ettim." Göreceksiniz, çocukların bizlerin yaşla ya da olgunlaşma dediğimiz şeylerle körelttiğimiz çevreye karşı algıları, bakış açıları çok açık ve olduğu gibi, içten. Ve onlar an'ları çok güzel yakalıyor ve yaşıyorlar.
Uzakta değil, an'ı kaçırmayın :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder