18 Mayıs 2014 Pazar

Gençlere bu Özel Günden Notlar!

Tarih 1937 Mayıs ayıdır. Atatürk'ün kafası da çok değer verdiği bir karar vardır. Atatürk'ün genel kâtibi Hasan Rıza Soyak bir görev için Avrupa gezisine çıkacaktır. Atatürk Dolmabahçe'de Hasan Rıza Soyak ile bir çalışma sırasında; 
" Çocuk! Çabuk git, gel de artık şu çiftliklerin Hazine'ye devri işini halledelim. Biliyorsun ben 1927 senesinde Büyük nutkumu verdiğim celselerden birinde BMM'ne, bunların Parti'ye ait olduğunu söylemiştim. Bu itibarla devir esnasında Hükümet'ten Parti için bir miktar para alırsak iyi olacaktır. Bakalım, İsmet Paşa'nın dönüşünde meseleyi onunla görüşeceğim, en münasip şekli o zamana kadar kararlaştırırız." demiştir. 
SoyakParis'ten Almanya'ya geçmeye hazırlanırken Ankara'dan nöbetçi yaver telefon eder. Atatürk, Soyak'tan Almanya gezisini yarıda bırakarak derhal yurda dönmesini emretmektedir. O da hemen o akşam yola çıkar. İstanbul'a vardığında Atatürk de buraya gelmiştir. Birkaç saat sonra gemi ile Trabzon'a yola çıkacaktır. Soyak'a İnönü ile görüştükten sonra çiftlikleri bütün tesis ve varlıklarıyla hazineye hibe etmeye kesin olarak karar verdiğini söyler. 
Bağışladığı çiftliklerin dönümünü, bunlardaki bina, tesisat, fabrika ve imalathaneleri, canlı demirbaşları liste halinde belirtir. Listede gösterilen çiftliklerin toplamı 154.729 dönümdür. Orman Çiftliği'nden başka içlerinde Yalova'da iki, Silifke'de iki, Dörtyol'da iki, Tarsus'ta bir çiftlik de vardır. 
Yazdırdıkça "Daha ne vardı?" Diye çevresine sorar. Kimse ağzını açmaz. Trabzon Valisi Yahya Sezai Uzay, Atatürk'ün bu bağışdan vazgeçmesini ister.  Bunu söylemelerini Şükrü Kaya ve Tahsin Uzer'den de rica eder. 
Atatürk yazdırmayın bırakarak şöyle konuşur: 
" Vali çok sıkılıyorum. Omuzlarımda Uludağ var sanıyorum. Ben mektepten çıktığım zaman kılıcımdan başka bir şeyim yoktu. Şimdi millet bana çok veriyor, kafi bana" der. Yazdırmaya devam eder. Yazı biter, telgraf Ankara'ya çekilir, telgrafın makbuzu gelince ayağa kalkıp şöyle konuşur: " oh oh, ne kadar hafifledim ve ferahladım!" Atatürk İnönü'ye çektiği telgraf okunurken heyecan içindedir. Gözleri nemlenmiştir. " Yıllar evvel düşündüğüm bir işi Trabzon'da tamamlamak mukaddermiş" der. 
Atatürk, Başbakanlığa yazdığı yazıyı halka okutmuş ve şöyle demiştir:
" Hayatımın hatırlayabildiğim en sevinçli dakikalarını yaşıyorum. Mal ve mülk bana ağırlık veriyor. Bunları milletime vermekle ferahlık duyuyorum. İnsanın serveti kendi manevi şahsiyetinde olmalıdır. Ben büyük millete daha neler vermek istiyorum. " 

Herkesin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutlarım, 

Hiç yorum yok:

Problem Çözme Süreci - 2