Bu toplantılardan
birinde yapılan anne baba tutumlarına dair bir benzetme çok hoşuma gitti. Bu yazının
konusuna zemin hazırladı.
Türk anne
babaların yaklaşımı, “beş yıldızlı otel konforuna” benzetiliyordu. Diğer kültürlerdeki
ebeveynlerin sorumluluk verme, katlanabilecekleri sonuçlar yaşatma konusunda
çocuklarına daha fazla alan bıraktıkları bir gerçek. O nedenle 1 yaşındaki bir çocuk
kendi kahvaltısını yaparken, 13 yaşındaki bir çocuk ise harçlığını elde
edebilmek için bebek bakıcılığı yapabiliyor.
Beş yıldızlı otel
konforundaki bir tutum, her türlü hizmeti 7/24 vermek, çocuğun adına yapmak,
çocuğun adına düşünmek, çocuğun adına hissetmek anlamına geliyor aslında. Bu tutum
çocuğu büyüten bir yaklaşım olmaktan öte aslında istismar eden de bir durum. Çocuğun
beceri alanlarını ve kendi gelişiminin önüne set çekmek anlamına geliyor. Son dönemde
farklı yaşlarda bu yaklaşımla büyüyen çocuklara tanık oluyorum. En küçük bir
zorlukta ya da farklı bir durumda yıkılan, mücadele ve dayanıklılığı gelişmemiş
çocuk ve gençler görüyorum. Ebeveynlerin, çocuklarının gelişimi için ortam ve
fırsat oluşturma çabaları var, ancak bu çaba, o ortam ve fırsatı çocuğa göre
uydurma, ayarlama, müdahale etme sürecine girince çok da çocuğun gelişimine
katkı sağlamıyor. Bir de çocuğum diğerlerinden geri kalmasın noktası varsa daha
da fena. Çocuklara saygı bu deneyimleme alanını yaratmaktır aslında. Yapacağına
inanmadığınız anlamına gelir her müdahale.
Okul başarısı, iş
başarısı, hayat başarısı bu deneyimlemelerden geçer. Yaşamın kendisidir bu
deneyimler. Çocukların, bunları deneyimlemesine fırsat verilmezse yaşamı nasıl
bilmelerini bekleyebiliriz ki!
Prof. Dr. Acar Baltaş
bir yazısında* şöyle diyor:
“İş hayatındaki
başarı, çocukluklarından başlayarak sorumluluk almış, ailelerinin refahına
değil, hayatına ortak olmuş, bulundukları noktaya gelmek için emek harcamış ve
bedel ödemiş insanlarla sağlanır. Bu insanlara öğrenme ve gelişmeye önem
verilen bir ortam sunulur, görevlerinde sorumluluk ve işleri üzerinde kontrol
imkanı verilir, elde ettikleri sonuçlarda başarı duygusu yaşatılır ve
yaptıkları işi ve katkılarını anlamlı bulmaları sağlanırsa, onlar da
potansiyellerini hayata yansıtırlar.”
Yeni açılacak okul dönemini, çocuklar okula gitsin gitmesin bir başlangıç kabul edersek, ebeveyn olarak çocuğunuza değil, çocuğunuzun
yaşına uygun olarak deneyimleme alanına saygı duymayı, hata yapması,
hatalarından ders alması, üzülmesi, sonuç yaşaması, bazen yaşayacağı sonuçlara
katlanması, sorumluluklarını alması konusunda kendinizi eğitme konusunda
hedefler koyun.
Çocuğunuzun eğitimi
sizin için önemliyse, eğitimi adına diyerek her müdahalenizin çocuklarınızın kendilerini
var etme sürecini baltaladığını unutmayın. Beş yıldızlı otel konforunun ev
dışında olamayacağını ve her an bu konforu yaratamayacağınızı bilmeniz önemli. Bu
alanı yaratmazsanız, “her şeyi onun adına yapıyorum, nasıl böyle oldu?” diyerek
şikayet etme ve yapmasını bekleme şansınız olmadığını anlamanız önemli. Unutmayın
ne ekerseniz onu biçersiniz!
Ekini yaratanlar olarak, bu yeni eğitim döneminde kendi ebeveynlik yolculuğunuzda yolunuz açık olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder